fbpx
kimsin sen

Sen Kimsin? | Kendini Keşfetmen için 5 Temel Adım!

İçindekiler

Güzel bir yaşam podcast’ine hoş geldin. Benim ismim Çiğdem Aras ve bu podcast’ımda sizi hayatı daha anlamlı kılan, içsel zenginliği keşfetmenin ve güzelliklerle dolu bir yaşamın anahtarını bulmaya davet ediyorum.

Bu İlk podcast bölümümüzde, belki de daha önce kendine hiç sormadığın bir soru ile başlıyoruz.
“Kimsin sen?” Evet, sen, sen kimsin? Kendine hiç sordun mu, ben kimim diye?
Eğer bir anne, bir baba, bir evlat, bir abla, bir ağabey, bir kardeş, bir işveren, ve daha fazlası… Tüm bu kimlikleri bir kenara bırakırsan, sen kimsin?
Kendimizi genellikle kimliğimizle tanımlarız. Örneğin, adımız, yaşımız, doğduğumuz yer, ne iş yaptığımiz sahip olduklarımız, karakterimiz hata düşüncelerimiz ile.

Peki soruyorum, kimliğin olmasa… sen kimsin? Hiç sorguladın mı? Bunu hiç düşündün mü?

Kalbinin derinliklerinde gizli olanı biliyor musun veya niçin attığını?

Kalbinin derinliklerinde gizli olanı biliyor musun veya niçin attığını?

Bu soruları hiç kendine sordun mu? Yoksa sen de bir çoğumuz gibi otomatik pilota bağlanıp hayatı tüm bu üzerinize giydiğiniz kimliklerde mi yaşıyorsun?
Hayatımızda iki önemli gün vardır. Biri doğduğumuz gün ve diğeri nedenimizi yani kendimizi bulduğumuz gündür.
Dünyaya gelen bir bebeği düşünsene ne kadar saf, naif ve güzel… Bildiği tek bir şey var, o da sevgi…
Bu bebek büyüyor yani biz büyüyoruz ve kimliğimizi önce ebeveynlerimiz, sonra ailemiz, okuldaki öğretmenlerimiz, arkadaşlarımız ve çevremiz bize öğrettikleri ile birleştiriyoruz, yani onlar bize neyin doğru neyin yanlış olduğunu öğretiyorlar.
Sonra hayatin akışına kapılıp gidiyoruz…
Zamanla ruhumuzdan iyice ayırıp , sadece beynimize ve zihnimize kaydettiğim bilgiler çerçevesinde hayatımıza devam ediyoruz. Hemde hiç sorgulamadan ve hiç düşünmeden. Çünkü beynimize yerleştirdiğimiz bilgiler o kadar doğru geliyor ki bize ve kendimizi şöyle avuturuz ah işte böyle! hayat böyle! hayat zor! deyip geçiştiriyoruz.
Yaşamak bir mücadele gibi geliyor bize.

Ben de uzun yıllar böyle yaşadım. Göçmen bir ailenin Almanya’da 1985 yılında doğan ilk çocuğuyum. 30 yaşına kadar iki kültürün arasında savruldum durdum. Hiç kendim için değil, hep başkalarının doğruları ve yanlışları çerçevesinden baktım bende hayata.
Ta ki bir gün gerçekten hayatımı, kendimi sorgulayana dek! O andan itibaren hayatım değişmeye başladı. Ben değişmeye başladım! Çünkü ruhumla yeniden tanıştım. İçimdeki ben ile bağlantıya geçmeye başladım. Sadece mantığım ve beynimle değil, kalbimle de kararlar vermeye başladım. En önemlisi ise yaratıcı gücümle bağlandım. Beynimde ve zihnimde hapsolmuş tüm o doğruları yanlışları sınırları sorgulamaya başladim. Üzerimdeki tüm katmanları zamanla bir soğanı soyar gibi yavaş yavaş tek tek soydum ve geriye sadece ben kaldım.
İnan bana, yaratıcı gücün ile bağlantı halinde olduğun zaman yapamayacağın hiçbir şey yok. Sadece kendine güven. Elbette bu bugünden yarına olan bir şey değil, yavaş yavaş kendi kişisel gelişimin ömür boyu süren bir süreç ama bir o kadar da güzel bir süreç. Bir daha sen asla eski sen olmayacaksın. Otomatik pilotla hayata savrulan biri değil, hayatı dolu dolu yaşayan sevgi dolu, mutlu olan biri olacaksın. Yaşamın tüm alanlarında bolluk içinde yaşayacaksın.
Şimdi belki soruyorsundur, peki nasıl yapacağım bunu, kim olduğumu, nasıl bir hayat yasamak istediğimi nasıl öğrenebilirim.

Bunu öğrenebilmek için şimdi sana ilk beş temel adımı sunacağım.

1- Sorgula

Nasıl bir hayat yasamak istediğini öğrenebilmek için, bir an durup etrafına bir bakın, yaşam tarzına, hayatına, kendine bir bak ve şu soruları kendin için yanıtla;

2- Hayal et

Seni en çok neyin mutlu ettiğini düşün veya seni en çok ne mutlu eder onu hayal et. Mutluluk, kariyer başarılarından ve maddi kazançlardan cok daha fazlasıdır bunuda burda belirtmek isterim. Belki de doğa ile iç içe olmak seni mutlu ediyor, belki de yaratıcı bir uğraşa zaman ayırmak istiyorsundur. Belki başka bir ülkede yaşamak senin hayalin veya kendi işini kurmak istiyorsundur. Hayatının hangi alanlarında denge ve huzur arıyorsun? İşte bunları düşünerek, nasıl bir yaşam sürmek istediğini yavaş yavaş keşfetmeye başlayabilirsin.

3- Kendinle başbaşa kal

Kim olduğunu öğrenmek için kendine önce zaman tani. Kendimle başbaşa kalabileceğin zamanlar yarat. 

Örneğin Meditasyon yap, Meditasyon, zihnimizi sakinleştirmesi, stresi azaltması ve içsel değeri bulmamıza yardımcı olur. 

Günlük hayatımızda milyonlarca şey geçiyor aklımızdan . Hep düşünüyoruz, çoğu zaman boş şeyler düşünüyoruz, ama düşünmeyi hiç durduramıyoruz. Gece yatağa yattığımız zaman bile hala düşünüyoruz… Düşünmeyi bırakıp ruhunla, kalbin ile bağlantıya geçmen gerekiyor.

Topraklanmak, doğada zaman geçirmek, yürüyüş yapmak da seni zaman ile kalbini dinlemeye yardim edecek. Sakin alanlarda yürüyüş yapmak benimde en sevdiğim aktivitedir. Yalnız belirtmek isterim, yürüyüşe cıktığın zaman, yanına hiç bir şekilde telefonunu ve kulaklarını almıyorsun ki içinden gelen sese kulak verebilmelesin.

4- Mindfulness pratiğini günlük hayatına entegre et

Mindfulness yani farkındalık pratiği ile de zamanla giderek ruhundan ve kalbinden gelen sesi duyabilirsin.
Mindfulness, anın farkında olma pratiğidir. Günlük aktivitelerimizde, örneğin yemeğimizi yemekten, yürüyüş yapmaktan veya sadece nefes alıp vermekten keyif almak için farkındalık pratiğidir. Böylece, içsel sesini daha net duyabilir ve içsel rehberliğine de daha fazla erişim sağlayabilirsin.

5- Koçluk Al

Koçluk, bu alanlarda daha derin bir anlayış ve rehberlik sağlayabilir. Bir yaşam koçu ile çalışmak, hedeflerini belirlemene, içsel potansiyelini keşfetmene ve istediğin yaşamı oluşturmana yardımcı olabilir.

Kim oldugunu, nasıl bir hayat yaşamak istediğini kalbin zaten biliyor. Sen sadece onu dinlemeyi bıraktın… Sencede artık zamanı gelmedi mi, onu tekrar dinlemen için.. 

Tekrar kısaca ilk beş  temel adımı toparlıyorum;

1- Hayatını, kendini, düşüncelerini sorgula 
2- Hayal et
3- Kendin ile baş başa kalmadığını öğren ve kendine zaman ayır
4- Mindfulness pratiği günlük hayatına entegre et
5- Potansiyelini keşfetmen için koçluk al 

İlk Podcast bölümümüzün sonuna geldik. Umarım bu podcast, ruhuna kalbine dokunmuştur.  

Instagram hesabıma yorumlarını bırakabilirsin. Kanalıma abone olursan çok mutlu olurum ve eğer bu bölümü mutlaka dinlemesi gereken birini düşünüyorsan, paylaşmayı unutma. 

Haftaya yeni bir bölümde görüşmek üzere. 

Sevgi ile kal, hoşça kal. 

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on pinterest
Pinterest

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir